Tarih: 28.02.2014 10:22 Güncelleme: 28.02.2014 10:22

İbrahim Özoral

 Huzursuzluklar bütün aile efradını perişan durumda bırakmakta. İşini kaybedenler, haklarını kazanmanın çabası içerisinde aylardır sokaklarda yaşayıp, hakkını aramaları yüzünden çoluğundan, çocuğundan, yuvasından ayrı kalmaları. Sonuç muallakta! Ümitler, acabalar devam etmekte. Yüksek okullara girecek talebelerin sınav durumları, kat sayılarının ne olacağı hala belirsiz. İşsizlik hat safhada. Öğretmenlerin binlercesinin hala tayinlerinin çıkmaması, geçim durumları perişan ayriyeten ayrı ayrı şehirlerde çalışan öğretmen ve memur olarak vazife görenlerin eşlerinden, çocuklarından ayrı olarak bölümleşmişliği ve o çocukların ağlayarak annemi, babamı birlikte her akşam görmek istiyorum, beni sevmelerini, öpmelerini, saçımı okşamalarını istiyorum sözleri yürekleri yakmıyor mu? Çözüm ise muallakta! Emeklilerin aldıkları maaşla geçinmelerinin zorluluğu, yaşlılığında tatil yapamamaları, içler acısı olması. 

Halkın büyük bir kısmının bankalara olan kart ve kredi borçları intiharlara ve ailelerin yıkılmasına vesile olması, her gün yüzlerce iş yerinin kapanması, işsizler ordusunun gün güne katlanması sürerken, meclisteki hükümet ve muhalefet, bunlara çözüm bulacağına laf ebeliği yapıp, birbirlerini suçlamaları, kavgaları, hakaretleri, yüzlerce milletvekilinin haklarındaki suçlamalar, davalar, sürüp gitmekte. Söz verdikleri halde dokunmazlıklarının hala kaldırılmaması. Bu işi düzenleyecek siyasilerin mecliste verdikleri şeref sözleri ve yeminlerinin arkalarında durmamaları. Esasında birinci vazifeleri verdikleri sözde durmaları değil midir?  Bazı gazeteler birileri tarafından yönlendirilip, saçma sapan haberlerle gündemin sorunlarını unutturup, sahte belgelerle insanları karalamakta ve baş tacı ordumuzu huzursuz etmektedir. 

Bu yaşanan, saydığım olayları acıları unutturmaya çalışmaları sürüp gitmekte. Meclis bütün millet vekilleri olarak, yapamıyorsa, bir eksiklik var demektir. Derhal erken seçime gitmeleri yapılacak en doğru hareket olacaktır. Çözüm, huzur, refah, yaşam güvencesi bu değilmidir. Geçen her zaman bu memleketin bekasını gizli, gizli yol etmeye çalışanlara hizmet etmek, onların ekmeğine yağ sürmektir. Aklımızı başımıza toplamamız lazım.  Eğer sizler  gerekeni yapmazsanız tarih önünde  sorumlu olarak yargılanacak, çocuklarınıza, torunlarınıza acı bir hatıra üzüntü, keder olarak yaşantılarına iz bırakacaksınız.

Saygılarımla…

TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.