Mehmet ERDİL

SORUN ÇOK ÇARE ÇOK YAPAN YOK!

Memleketin pek çok sorunları var mı?

Var!

Çözülüyor mu?

Hayır!

Niye çözülmüyor ve neden çözülemiyor konusuna girmiyorum ama;

İnanıyorum ki, Devlet irade buyursun! Tüm sorunları hem çözer, hem bundan para kazanır, hemde halka kazandıttırır, memurunu da yormamış olur!

Sivil inisiyatif..!

Nasıl mı!

Birkaç misal vereyim;

Kanunlardan korkmayarak,

polisten çekinmeyerek,

insanlardan utanmayarak,

Maganda arkadaşlar kamu düzenini bozuyor mu?

Bozuyor!

Huzurunu kaçırıyor mu?

Kaçırıyor!

Kavga yapıyorlar mı?

Yapıyorlar!

Bırakın yapsınlar!

Ama;

Kaymakamlıklara bunlara karşı, işleri boksör, karateci, judocu, güreşçi ve diğer sporculardan oluşan  "kavga kurulu" adı altında gönüllü bir yapılanma kurdur!

Kavga gürültü şamata huzursuzluk çıkaranları, vatandaş şikayet etsin veya etmesin, gördüğünde duyduğunda, bu kurula havale et! Kurul, tanıklardan kameralardan kavgayı araştırsın ve kavgada haksız gördüğü bu şehir magandalarına dilediğince çaplarına göre büyük para cezaları takdir etsin!

Takdir edilen meblağın üçte birini dayak yiyenlere ver,

üçte birini "kavga kurulu" huzur hakkı olarak alsın,

diğer üçte birini de maliyeye yatırmalarını sağla, en sonunda bu kurul kararını taraflara tebliğ etsin ve dosyayı beş yıl saklanmak üzere emniyete yollasın ve konuyu kapat!

Öyle uzun süren mahkemeler miş, denetimli serbestlik miş, öyle şey yok!

657 bu işi yapmıyor yapamıyor, 657 ile bu iş anlaşıldı ki olmuyor! Olsaydı olurdu!

Elli sefer dedik ve yazdık ki 657 bu  ülkenin çekilmiş el frenidir!

O kavgacılar onar bin lira ceza alsınlar da bir daha kavga yaparlarsa buyursun yapsınlar bizde görelim!

Ödeyecek güçleri olmayanlara şöyle de bir kolaylık da sağlansın ama;

Asgari ücretten belediye temizlik işlerinde cezası mukabilinde ne kadar gün ederse, mesai yapmaları belediyeden talep edilsin ki maganda cezasını öderken nefsini terbiye etmesini öğrensin!

Maganda buna da itiraz ederse eğer; -oğlum paran yoksa ne diye kavga ediyorsun! Diye "Kavga kurulu" yetkilileri magandaya kızsınlar, ringe alıp aralarında iyi bir dövsünler pardon spor yapsınlar!

İlçede kimse daha kavga gürültü şamata yapmadan önce nakit meselesini ve dayağı düşündüğünden bu eyleminden büyük ölçüde vaz geçeceklerdir.

Sonra ilçede, Yediklerini ve içtiklerini sağa sola atanlar, yerlere tükürenler, çevreyi pisletenler ve kirletenler ile hayvanlara şiddet uygulayanlara karşı, çevrecilik ve hayvanlar konusunda duyarlı olan insanlardan gönüllülük esasına göre bir "temizlik kurulu" kur!

Bu kurulun takdir edeceği meblağıda üçe böl,

Üçte biri, "Temizlik kuruluna"

Üçte biri, hayvan severlere yem yardımı,

Diğer üçte biri de maliyeye yatırılsın.

Daha yeni Japonya'dan gelen bir arkadaş anlatıyor!

-Sıkıysa yere bir çekirdek atıver! Diyor, cadde sokak ve meydanlar tertemiz.

-Ne olaydı esen bir rüzgar yerden bir toz kaldıraydı diyor! Toz yok koca ülkede.

Adamlar kurallarını koyuyor ve takipçisi oluyor ve müeyyide konusunda hiç taviz vermiyorlar! Zaten bir düzende ancak böyle sağlanır! Aksi takdirde çiçekleri koparmak yasaktır, çöp dökmek, yerlere izmarit atmak yasaktır ibarelerini levhalara yazıp asmak iş değildir!

Hayatı pahalandıranlara, dolandırıcılara, rüşvetçilere, fırsatçılara, stokçulara, terbiyesizlere, rantçılara, insanları kandıranlara, haksız zam yapanlara, kiracılarına zorluk çıkaranlara, trafik canavarlarına, tacizcilere vs. olumsuz tüm durumlara karşı halkın içinden "Halk kurulları" oluşturarak bu sorunların üstesinden pekala gelinir!

Bu durumda;

Devlet kazanır!

Belediyeler kazanır!

Halk kazanır!

Kurullar kazanır!

Kötülük ve kötüler kaybeder!

Devletin amir ve memurları rahat etsinler huzurla işlerine gidip gelsinler binalarını beklesinler yeter!

"Halk kurulları" gönüllülük esasına göre hem gereğini yapar, hem kazanır hem kazandırır kimsenin de itirazı olmaz olamaz!