24.08.2017 20:03:26

Mehmet Uzun

Makam ve koltuklar bazen iyi de oluyor kötü de... Eğer makamın ve koltuğun hakkını verebiliyorsanız ne kadar güzel. Yok eğer makam ve koltuk sadece üzerinde oturduğunuz zaman mutlu, koltuktan indiğiniz zaman mutsuz ve kimsesiz oluyorsanız oturmasanız daha iyi...
Çevremize baktığımızda bunun bir çok örneğini görmemiz mümkün. Koltukta oturduğunuz süre içerisinde çok seveniniz çok dostunuz olabilir. Bu çoğu zaman yanıltıcıdır.
Eğer koltuktan indikten sonra aynı ilginin hepsi olmasa da birileri merhaba diyor. Sizi buyur ediyor saygı duymaya devam ediyorsa o koltuğun hakkını vermişsiniz demektir.
Bazen yanınızdan biri geçiyor başı önünde sessiz sedasız önüne bakarak yürüyor. Halbuki bir kaç ay yada yıl önce etrafında pervane olan insanların hiç biri yoktur yanında... Öylece yürür gider gideceği yere kadar
Bu durum yerelde dahada göze çarpar dahada belirgindir o burnundan kıl aldırmayan, Küçük dağları ben yarattım diyen adam gitmiş yerine sıradan sessiz bir adam çıkagelmiştir.
Eğer gönüllerde olmak istiyorsa bir yönetici halkıyla iç içe olmalıdır. Eğer bunu göstermelik yapar işin içine samimiyetini katmaz ise işgal ettiği koltuğu bırakmalıdır. Kendine de yazık koltuğa da...
Şimdi asıl anlatmak istediğim konuya gelmek istiyorum. Büyükçekmece mize son atanan kaymakamımız Mustafa Arat beyden bahsetmek isterim
Alışılagelmiş bürokrat modu nun dışına çıkan vatandaşla iç içe olan bu değerli kaymakamımızın Tayin edileceğini duyunca ne yalan söyleyim üzüldüm. Güzel hizmetleri olan her çağrılan yere erinmeden giden hoş sohbet bir şahsiyettir iyiki tanımışım..
Gelecek olan kaymakamımızı bilemem tabiiki ama bu güne kadar gördüğüm en sıcak en samimi Bir bürokrat olan Kaymakamımızın Büyükçekmeceden gitmesi bizler için büyük kayıptır
Tabiiki devletimizin tasarrufundadır her şey ama bütün bunlar vatandaş için değilmidir, yani bizler için Bizlerde diyoruzki bizlerin bilmediği daha hayırlı bir hizmet için tayin ediliyorsa
başımızın gözümüzün üzerinedir.
Eğer rutin bir atamaysa yetkilerden rica ediyoruz kaymakamımız görevinin başında kalmalıdır
Ben bu köşe yazım aracılığıyla  sayın cumhurbaşkanımızdan bu atamayı durdurmasını rica ediyorum. Geçmişte AK PARTİ nin temellerinde bölgede ilk kazma sallamam Bölgede hatta İstanbulda ilk AK PARTİ ye geçmiş bir Eski Belediye meclis üyesi olmam hasebiyle biraz daha rahat yazabiliyorum.
Bölgeyi iyi tanıyan 40 yıldır içinde yaşayan biri olarak yüzlerce insanın benimle aynı duyguyu ve isteği olduğunu biliyorum.
Şu anda aktif siyaset yapmıyorum siyasi geçmişim bellidir. Bunu en çok sayın Cumhurbaşkanım bilir. Bu bölgede kendisiyle bölge hakkında birebir konuşmamız vardır. Gerek benim aramam gerek kendilerinin beni aramasıyla gerçekleşmiştir.
Bütün bu geçmiş hizmetlerime dayanarak bu güne kadar ne şahsım nede bir yakınım için devletimden bir şey istemedim.Elim ayağım tutuyor şükür hala çalışıyorum. Şimdi bir şey istiyorum lütfen Kaymakamımız Büyükçekmece'de kalsın...
Hatta sayın cumhurbaşkanımızın şairiydim yasaklı olduğu dönemlerde bile Benimle siyaset yapan arakadaşlar buna şahittirler.
Bu talep ve ricalarımız kabul görmez kaymakamımız giderse gittiği yerde kendilerine sağlık huzur ve başarı diliyorum. Çünkü Büyük halk adamları gitseler de ayak izleri kalır
Sağlıcakla kalın

TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.