Askerler Tayyip Erdoğan'Ile her türlü fenalığı yaptılar da, Erbakan Hoca'Ya yapmadılar mı?
Tayyip Erdoğan Belediye Başkanlığı koltuğundan edildi de, Erbakan'ın Hoca Başbakanlık koltuğundan edilmedi mi?
O halde ...
Şu 'Esaslı' soruları sormanın tam sırası:
Neden iki 'Mağdur'dan biri, 'Mağduriyetin kaymağı'nı afiyetle yerken, diğeri mağduriyete rağmen aç ve susuz bırakıldı?
Neden halkımız mağdurlardan birine mağduriyetinden dolayı kol kanat gererken, diğer mağduru yüz üstü bırakıverdi?
Işte benim Cevaplarım:
BİR TEZ: Erbakan, mağdur olduğu halde hiçbir zaman mağdur olduğunu kabullenmek istemedi. Erdoğan ise en küçük bir mağduriyeti bile göklere çıkaran bir strateji izledi.
TEZ İKİ: Erbakan hiçbir şey yokmuş gibi yapmayı tercih etti. Erdoğan ise çok şey varmış gibi yapmayı tercih etti.
TEZ ÜÇ: Erdoğan Krizin ardından 'gelişerek değişmek' adlı bir huruç hareketi yaptı. Erbakan ise kılını bile kıpırdatmadan kaldığı yerden devam etmek istedi.
TEZ DÖRT: Erdoğan direnmeyi seçti ... Erbakan ise idare-i maslahatı ...
TEZ BEŞ: Erbakan devrinin geçtiğinin farkında değildi ... Erdoğan ise devrinin başladığının farkındaydı.
TEZ ALTI: Erbakan'ın 'benden nefret et ama acıma' taktiği uyguladı ... Erdoğan ise benden nefret etme acı 'stratejisine yaslandı.
TEZ YEDİ: Erbakan'ın Lisan-ı hal ile 'Bu şarkı burada bitti' dedirtti ... Erdoğan ise 'Bu şarkı burada bitmez' diye restini çekti.
Devran çok hızlı döndü
Eskiden ...
'İrtica ile mücadele' esastı ...
Savcılar irtica ile mücadele adına DAVALAR açarlardı ...
Fatih Çarşamba'da kılık kıyafet devrimine aykırı davrandıkları gerekçesiyle vatandaşlar gözaltına alınır ve bu doğal kabul edilirdi.
Devran döndü ...
Ve şimdi ...
'İrtica ile mücadele eden' savcılar tutuklanıyor.
İsmailağa hakkında eski hükümleri uygulamaya çalışan savcılar, 'Ergenekon Terör Örgütü'ne üye olmak suçlamasıyla tutuklanıyor.
Hadi işin 'Fatih Çarşamba'daki gözaltılar da yanlıştı, şimdi savcıya yapılan da yanlış ...' boyutunu bir tarafa bırakalım ...
Ama şu boyutu bir tarafa bırakamayız:
Bir memlekette Devran, bu kadar hızlı bir şekilde dönüyorsa, o memlekette bir arıza var demektir.
Iddia ediyorum
BAŞBAKAN Tayyip Erdoğan, Partisinin grup toplantısında ...
'Son kez vuruyorum ... Deniz Baykal ile Devlet Bahçeli'nin adını bir daha ağzıma almayacağım ' ya dedi ...
Iddia ediyorum:
Başbakan Erdoğan, partisinin birinci ya da ikinci grup toplantısında olmasa da ...
Üçüncü grup toplantısında ...
Dayanamayacak ve hem BAYKAL'IN, hem de Bahçeli'nin adını ağzına alacak ...
Bu konuda bahis açıyor ve bire üç koyuyorum.
Var mı arttıran?
Sadece Türkiye'de olur
Uyuşturucu yüzünden mahpushaneye düşmüş bir şarkıcı, sadece Türkiye'de mahpushaneden çıkınca Kameraları peþine takarak evliya türbesinde dinsel şov yapar.
'Bir ihtimal daha var ...' adlı klasik olmuş bir şarkı, sadece Türkiye'de bir dizi karakterinin istek parça yapması nedeniyle popüler olur.
İçinde hiç müzik olmayan bir sinema filmine, 'en iyi müzik' Dalında ödül verilmesi sadece Türkiye'de olur.
Sadece Türkiye'de 'Cumhurbaşkanı'nın görev süresi 5 yıl mı 7 yıl mı' diye tartışma yapılır.
Sadece Türkiye'de seçim öncesi Beyaz Eşya dağıtan yargı Vali'ye hapis cezası verirken Yürütme ödül verir.
Sadece Türkiye'de porno izlediği belirlenen bir ilahiyat profesörü, 'Porno yerli yabancı düşmanlar tarafından gençlerimizi dejenere etmek için yapılan bir savaştır' diye açıklama yapar.
Sadece Türkiye'de iktidar olmadan önce grevci işçinin yanında olanlar, iktidara gelince grevci işçiye düşman olur.
Sadece Türkiye'de ordunun başındaki komutan, 'Açıklarım ha ... Açıklarım ha ... ' diye topluma gözdağı verir.
