Tarih: 28.06.2021 19:11 Güncelleme: 28.06.2021 19:11

Rüzgar BÜYÜKTANKAYA

Her Hayat Bir Roman 15. Bölüm

Çocuklarına bir gelecek kurmak için İstanbul’a geri gelen Armatörün torunu çocuklarını memlekette bıraktığı için çok üzgündür ama mecbur kalmıştır çocukların okulu devam etmektedir. İki kardeş kalırlar birbirlerine sahip çıkarlar Allahtan memlekette komşular yardımcı olurlar. Kadın otobüste yolda İstanbul’a gelene kadar çaresiz gözyaşlarını tutamaz.

Hızlı davranıp bir an önce bir iş kurup para kazanıp çocuklarını yanına almalıdır. Tabii ki bu işler öyle kolay olmuyor değerli okurlarım Armatörün torunu istikrarlıdır çocuklarını kurtaracaktır. Bu arada Delikanlının tayini başka bir ile çıkar.

Onunda görevi bir üst makamdan düşürülmüş sürgün yemiş memuriyet hayatı zedelenmiştir. Çocukların lise öğretimi bitmiştir.

Armatörün torunu yeniden eski işine geri döner. Bir süre daha orada çalışır para biriktirir ve annesini olduğu mahalleye geri döner. Armatörün torununun erkek kardeşi büyümüştür bir gün Armatörün torununu annesi yanına çağırır 'kardeşin ablam kendisine dükkân açsın başkalarının yanında sürünmesin diye sana da bin TL para verdi git bununla dükkân aç' der. Armatörün torunu sevinir tabii bu onun için bulunmaz bir nimettir. Teşekkür eder hemen dükkânı aramaya koyulur sonunda 300 TL kirası olan ufak kendisine yetecek kadar bir dükkân bulur. Hemen dükkânı tutar borca malzemeler alır işine başlar genç kadının sanatı çok iyi olduğundan birazda piyasanın altında fiyat verdiğinden neredeyse tüm kuaförlerin müşterisi kadına gelmektedir bir rekabet başlamıştır.

Kötü insanların olmadığı yer var mı sevgili okurlarım Armatörün torunu erken dükkânını açar geç saatlerde kapatır mecburdur her gün bu şartlarda çalışmaya lakin diğer işyerlerinin müşterileri düşüşe geçince bir gün kadın işyerine gelir tam bir kahve içeyim derken dükkâna birileri gelir Armatörün torunu şaşırır. Adamları gözü tutmamıştır. Adamlar oturur kadını tehdit ederler bu dükkânı kapatacaksın derler. Armatörün torunu nedenmiş o der. Adamlar git buradan derler meğer mafyacılık oynuyorlarmış kadını zabıtaya şikâyet etmekle korkuturlar ruhsatını var mı sizin diye sorarlar kadın durumu anlar benim Her şeyin varda sizi buraya gönderenler kaç yıldır kaçak çalışıyorlar bakalım birlikte görelim der. Kadın zabıtayı arar kaçak işyerlerinin tespitini kendini tehdit edenleri de emniyete bildirir. Maalesef bulunduğu bölgede kaçak çalışan çoktur kendisini tehdit edenlerinde beş yıldır ruhsatları yoktur.

Neyse ki davasında Armatörün torunu haklı çıkmıştır. Başarmak kazanmak için mücadele kolay değildir tabi İstanbul zor şehir birçok tuzakları var hem korkar hem gitmek istemezsiniz bu şehirden. Armatörün torunu yavaş yavaş işlerini rayına koymuş çocuklarını yanına alacağı günler için mücadelesini vermektedir. Bir kış günü hava çok karlıdır lapa lapa yağan kar tüm güzelliğiyle göz kamaştırır. Çok soğuktur içeride bir müşterisi vardır onu gönderip alışveriş için çarşıya gidecektir.

Tam müşteriyi gönderecekken elli yaşlarında elinde egalı olan bir kadın bacaklarını ovuşturarak dükkândan içeri girer. 'çok soğuk kızım çok üşüdüm' der. Armatörun torunu kadına kıyamaz kadın hemen sobanın yanına ilişir. Bu arada Armatörün torunu etrafı toplarken kadın kasaya eğilir genç kadının çantasını alır egalinin altına gizler Armatörün torunu işlerini bitirir yabancı kadına 'artik çıkmam gerekiyor lütfen çıkar mısınız' der. Yabancı kadın gitmek istemez tekrar ısrarlı ve sert bir dille kadını dükkândan gönderir. Yabancı kadın gözden kaybolur gider Armatörün torunu çarşıya cebindeki parayla bir şeyler almaya çıkar tam elini kasanın yanındaki çantasını almak için uzatır ki birde ne görsün Armatörün torununun çantasını yabancı kadın alıp gitmiştir her şeyi içindedir kredi kartları dahil....


TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.