Hikâyelerine dahi uymayan isimlerle TV programlarında yayımlanan diziler, zamanı geldiğinde senaristler bile ne yazacağının şaşırtmışlığı içerisinde. Bu dizileri seyredenler her hafta değişiklikler yüzünden kendi duygularının çıkmazı içindeler. Hele bu gülünç diziler her defasında seyredilmiş özetlerle adeta seyredeni çile küpü içerisine sokmaktalar. Anlaşılıyor ki yeter be kabak tadı verdin hatırına geliyor. Seyrettirilen bu mevzularda keşke kabak tadı olsa oda yok!
Bu ne sanat, ne kültür nede faydalı bir yorum. Yapımcı Tv’yi kandırmakla uğraşıyor. TV seyredeni adeta sıkboğaz edip mecbur kılıyor. Çoğu dizilerde ahlak mefhumu yok denecek kadar pervasız kötü örneklerle diz boyu. Hele dizilerde rol alan aile fertlerinin her biri yanlış yollardan pay almış gibi, onlarda senaristler tarafından rol icabı kötülükler sergilemekte.
Ne yapılmak isteniyor? Bunu yapanlarda sanki bilgisizliklerinin doruklarında. Bumu sanat, böylemi kültürde yükseleceğiz. Bu işe dur diyecek bir denetim var mı yok mu? Bir bile bilsek. Ahlak insanların yerine getireceği kurallarla gelişir, yücelir yaşananlarsa örnek olur. İyilikler, kötülükler uyarıcı şekilde gösterilip belirtililir. Yayınlarına her başladıklarında bu dizilerin sanki amblem ‘de yedi yaş üzeri seyredebilir Dehşet, kötülük vardır.
Neyi? Ölümleri, ırza geçmeleri, gençliğin uyuşturucuya müptela olmaları, para hırsı ile insanları nasıl yok etme izlemlerini göstermeleri, ezilen, yok olan yapanlar ise sanki birer kahraman edası ile yaptıklarından dolayı gurur duymaları, hayâsızca gülmeleri. İşte bunlar duygu sömürüsü insanların bir nevi bu haksızlıklar yüzünden anarşiye itilmesidir.
Halbuki TV programlarında insanlığı yüceltmek için öyle çalışmalar yapılabilinir ki tıpta, ilimde, tarihi kültürümüzle memleketimizin dört bir yanınki çeşit çeşit renk renk zenginliği ile dünyaya güzelliğini sunmak. Bu uğraş insanlığa huzur güven sağlamaz mı?
Ses müsabakaları yapılmakta. Aylarca yapılan çalışmalar sonucu sesi iyi olan değil, kız ve erkek solistlerin güzeli, yani ses değil sonuçta manken seçilmekte. Nerde yapılan sanata duyarlılık maalesef sıfır elde var sıfır. TV dizileri çıktı çıkalı insanları duygularından yaşamlarından saygınlığından, sevgi bağlarından komşuluk en önemlisi aile yapısının sevgisini, saygısını muhabbetini yok etmiş ve devam edip durmaktadır. Anlayacamıza göre bu işi düzene sokacak durun ne yapıyorsunuz diyecek devlettir, rütüktür. Yapacağı iş güzelliğe yönelmek yıkıcı gösterileri gözler önünden kaldırmak belgesel yayınlara önem vermek insanlar âlemini, hayvanlar âlemini zengin topraklarımızın yer altındaki madenlerimizin zenginliğini bilime, icatlara önem verip gözler önüne sermek dünyamızı tanımamıza onun temiz yaşanılır bir hale gelmesine el birliği ile yardımcı olmak değilmidir.
Saygılarımla.