25.01.2012 18:12:17

V.Tolga Velibeyoğlu

Etkileyici bir gülümsemenin anahtarı temiz ve bembeyaz dişlerdir. Diş beyazlatma;çeşitli nedenlerle renk değiştirmiş ve sararmış dişlerin rengini kişiye özel birkaç ton açmak için uygulanan kozmetik bir çözümdür.
 
Dişlerde renkleşme iki şekilde olur ,dış ve iç kaynaklı dış kaynaklı renklenmede boyar madde rengi ile dişteki renklenme benzerdir. Yiyeceklerin ve içeceklerin de boyar maddeleri direkt olarak diş yüzeyine tutunabilir.
 
Dış kaynaklı renklenmelerin en önemli sebebi, boyar madde içeren yiyecek , çay, kahve, kola gibi içeceklerin sık tüketilmesidir. Bu şekilde mine yüzeyinde açık kahverengi-siyah renklenmeler görülür. Sigara, pipo kullanımı ile daha çok servikal bölgelerde sarımsı kahverengiden siyaha kadar oluşabilen renkleşmeler oluşabilir. Tütün çignenmesi ise minedeki mikroçatlaklarda koyu renk oluşumuna ve yumuşak doku hasarlarına neden olur. Mikroçatlaklarda oluşan renklenmelerin giderilmesi hemen hemen imkansızdır.
 
Bazen dişler sürmeden önce renklenme oluşabilir. İç renklenmeler dişlerin gelişimi sırasında alınan tetrasiklin, fluorür gibi bazı ilaçlardan, diş gelişimi döneminde geçirilen ateşli çocuk hastalıklar yada genetik hastalıklardan kaynaklanabilir.
Hastalıklardan kaynaklanan renklenmeler. Bebeklik döneminde ağır bir sarılık geçiren çocukların dişlerinde mavi gri veya kahverengi renklenmeler görülür. Bebeklik döneminde, mine oluşumu sırasında geçirilen ateşli hastalıklar, kalsiyum ve fosfor eksiklikleri mine organik matrisinin salgılanma yada matrisin kireçlenme mekanizmasında bozukluğa sebep olur.
 
Ne şekilde olursa olsun renklenen minenin beyazlatılması bazı yöntemlerle yapılır. Beyazlatma yöntemleri genel olarak canlı dişlerde beyazlatma ve cansız dişlerde beyazlatma yöntemleri olarak sınıflandırılabilir. Canlı dişlerde beyazlatma yöntemleri, kullanılan beyazlatma maddelerine göre hidrojen peroksit beyazlatması ve aşındırma beyazlatması olarak ikiye ayrılır. Ancak bazı durumlarda her iki yönteminde sakıncaları vardır. Bunlar şu şekilde sıralanabilir:
 
1. Geniş pulpalı dişlerde
 
2. Diş eti çekilmesi durumunda
 
3. Ortodontik tedavi sırasında aşırı hassasiyet
 
4. Ağır mine kaybı
 
5. Ağızda porselen kuron gibi pahalı
    restorasyonlar varsa
 
6. Hamilelik ve emzirme döneminde
 
7. Hidrojen peroksite alerjisi olan kişilerde
 
Beyazlatma güvenli midir yoksa dişlere zarar verir mi?
Yapılan araştırmalar ve mikroskopik çalışmalar 10% beyazlatma solüsyonu kullanımında hiçbir zarar olmadığını göstermişlerdir. Yapılan bütün çalışmalar 10% solüsyon ile yapılmıştır. Yapısal değişiklik ve kalıcı hasar oluştuğunu gösteren tek bir araştırma bile yoktur. Diğerleri de doktorunuzun doğru sürelerde ve diş yapınıza göre yapacağı uygulamalar ile güvenlidir. Klinikte Diş Beyazlatma (Office Bleaching)
 
Bu diş beyazlatma yöntemi; dişhekimi tarafından klinikte ve genellikle 40-50 dk kadar süren tek seanslık bir işlemle uygulanır. Yöntem hidrojen peroksitin ısı yada ışık ile aktive edilemesi temeline dayanır.
 
Dişe sürülen beyazlatıcı maddenin üzerine beyazlatmayı hızlandıran bir ışın uygulanır.
 
Klinik Diş Beyazlatmanın
(Office bleaching)
Avantajları
 
• Bir saatlik tek seans sonrası ortalama 8 -12 ton beyazlama
• İşlem sonrası hassasiyet hissi çok düşüktür
• Elde edilen renk uzun süre korunur
• Dişhekimi tarafından uygulandığından ağız dokularının korunması
• Günlük alışkanlıklardan vazgeçmeden iyi sonuç (sigara, çay, kahve vb.)
Kllinikte Diş Beyazlatmanın Dezavantajları
• Diğer yönteme göre daha pahalıdır
 
1. Adım: Diş yüzeylerindeki dış renklenmeler ve varsa diş taşları periodontal yöntemlerle temizlenir.
 
2. Adım: Başlangıç fotoğrafı alınır. Renk skalası ile başlangıç rengi tespit edilir.
 
3. Adım: Diş çevresindeki yumuşak dokular gliserin vada vazelin içeren bir pat ile ısı ve hidrojen peroksitin zararlı etkilerinden korunmak amacıyla örtülür.
 
4. Adım: Lastik örtü takılır. Lastik örtü ara yüzlerde mumlu diş ipi yada plastik bir iplikle sabitlenmesi gereklidir. Çünkü mumsuz dişipi kullanımı hidrojen peroksitin emilmesine sebep olabilir.
 
5. Adım: Diş yüzeyleri cilalanır ve lastik örtüden çıkan artık koruyucu krem elimine edilir.
 
6. Adım: Mine yüzeyleri hidrojen peroksitin nüfuzunu kolaylaştırmak amacı ile yaklaşık 7 saniye fosforik asit ile dağlanır, yıkanır ve kurutulur. (Bu aşama kullanılacak sisteme göre değişiklik gösterdiğinden her sistemde kullanılmayabilir)
 
7. Adım: Dudakları fazla ısıdan korumak için nemli bir gazlı bez, lastik örtünün altına, dudakların üzerine yerleştirilir. Hastaya koruyucu gözlük takılır.
 
8. Adım: Tek katlı bir gazlı bez beyazlatılacak diş arkı üzerine yerleştirilir ve hidrojen peroksit ile ıslatılır.
 
9. Adım: Isı kaynağı beyazlatılacak dişlerden yaklaşık 30 cm. uzağa yerleştirilir. Bu şekilde 20-30 dakika süreyle hidrojen peroksitin aktivasyonu sağlanır.
 
10. Adım: Gazlı bez kaldırılır, gerekirse koyu renklenme olan bölgelere hidrojen peroksit uygulanarak ısı aktivasyonuna 5 dakika daha devam edilir.
 
Bu şekilde yapılan beyazlatmanın başarısı, renklenmenin nedenine ve miktarına bağlıdır. Yaşlanma ile olan renklenmelerde, fluoroz renklenmesinde çoğunlukla 1 seans yeterli olmaktadır. Tetrasikline bağlı renklenmelerde ise 3 hatta 4 seans gerekli olabilir.
            Bu tedaviler ile ilgili ayrıntılı bilgiyi diş hekiminizden alabilirsiniz .Hepinize sağlıklı güzel gülüşlü günler dilerim.


TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.