27.12.2021 10:05:08

677

Bora İZKÜBARLAS

Bir Ulusun Çöküşü Nasıl Olur

Ulus kelimesi Türkçe'de 'kağan ailesinin her bir üyesine tahsis edilen ülke, devlet, pay' anlamına gelir.

Bir topluluğun ulus olabilmesi için; Öncelikle ortak bir dilin konuşulması, Tarihsel geçmişe sahip olması, Şimdi bir arada yaşayan bu topluluğun, gelecek için de bir arada yaşama inancında olması, Bireylerin birlik ve beraberlik içinde, Ortak duyguları paylaşması,

Ve bunun gibi birçok ortak özelliklerin birlik, beraberlik ve hoşgörü içinde yaşamasıdır.

Geçen gün İnternette gezinirken karşıma böyle bir yazı çıktı.

Bunu hem paylaşmak istedim.

Hem de Ülkemizin içinde bulunduğu durumla bağdaştığını gördüm

Cümle Şöyle başlıyordu;

''Bir ülkeyi yok etmek için atom bombası veya uzun mesafeli füzelere ihtiyaç yoktur.

Bunun için eğitim seviyesini düşürmek ve kopya çekilmesine müsaade etmek yeterlidir.''

Bu cümle üzerine konuşulacak o kadar çok şey var ki

Gerçekten çok etkileyici ve çok derin anlamlar ifade eden bir söz

Bu cümlenin altında yatan ve bu cümlenin içinde çok büyük derin bir mesaj var

Ben bu cümlede şunu görüyorum;

Eyer bilinçsiz ve liyakatsiz bir eğitim olur ise;

- Hastalar doktorların elinde can verir.

- Binalar mühendislerin elinde çöker.

- Para ekonomistler elinde kaybolur.

- İnsanlık dinci akademisyenlerin elinde ölür.

- Adalet hâkimlerin elinde yok olur demek istemiş

Bir eğitimin çökmesi demek Bir ulusun Çökmesi bu olsa gerek

Ne yazık ki ülkemizde geldiğimiz nokta tam da budur.

Gelin bu cümleyi biraz irdeleyelim gerçekten öyle midir?

“Eğitimin Çökmesi Bir Ulusun Çöküşüdür” bu tez doğru mudur? Buna bakalım

Eğitim ve öğretim bir ülkenin olmazsa olmazlarındandır...

Ülkende bir eğitim sistemi oturmamışsa ve her iktidar olan parti yeni bir sistem dener ise, eğitim sitemini deneme tahtasına çeviri ise o okullardan mezun olan öğrencilerde içinden çıktıkları toplumlara faydalı olamazlar.

Bu yazıdan çok etkilendim ve Avrupa eğitim sitemini araştırdım.

Çok detaya girmeden şunu söyleyeyim size;

Avrupa da eğitim sistemin de öğrencilere yapılan sınavlarda çoğu zaman öğretmenler soruları verip sınav salonundan çıkarlar ve hiçbir öğrenci kopya çekmeye yeltenmez.

Çok şaşırdınız değil mi bende ilk duyduğumda çok şaşırmıştım.

Gelin bunun Nedenine bakalım;

Avrupa’da Herhangi bir kişi kopya çekmeye kalktığı zaman arkadaşları tarafından sert bir şekilde uyarılır ve eleştiriliyor...

Ve Avrupa Özel okullarda (kolejlerde) okuyanlara devlet okullarında okuyan öğrenciler ve öğretmenler “kolejlilere “başarısız öğrenciler gözü ile bakarlar nedeni ise
Bir başarı elde edemeyip devlet okulunda okuyacak bir diploma ortalaması yakalayamayan öğrenciler derler

Bir ülkenin eğitim seviyesi düştüğü zaman, vahim sonuçlarını toplumun her evresinde ve

Her yerinde görebilirsiniz...

Sevgi, saygı, hoşgörü yok olur.

Önce...

İnsan ilişkileri tekdüze hale gelir ve

Kalıplaşmış davranışların dışına çıkamaz o toplumun insanları...

Biat kültürü alıp başını gider...

Anarşi ve isyan topluma bulaşıcı bir hastalık gibi sarmaya başlar

Geçenlerde hatırlarsanız bir üniversitede yaşanan hazin olay hepimizi derinden üzmüş ve derinden yaralamıştır...

Hukuk Fakültesinde kopya çeken öğrencinin kâğıdını alan öğretim görevlisi, öğrencisi tarafından katledilmişti. Ne acıdır değil mi?

Bir de bu kopya çekenlerin mezun olduğunu düşününüz, ne kadar vahim ve bir o kadarda acınacak bir durumdur.

Bence ve özelliklede üniversitelerde kopya çekenler asla affedilmemeli ki;

Yarın doktor, hâkim, inşaat mühendisi, eczacı, asker olduklarında insanların hayatları ile oynanmasın...

Okullarda kopya çekenlere göz yumanların vebali kopya çekenlere müsaade edenlerin üzerinde olacaktır..

Hepimiz defalarca izlemişizdir.

Üzerinden çok yıllar geçse de 15-20 yıl önce belki daha fazla yıllar önce çekilen Hababam Sınıfının seri halinde Filmleri var herkes en az 8-10 defa izlemiştir.

Her defasında bizleri güldürse de, aslında eğitim sistemimizin içler acısı durumda olduğunu gözler önüne sermektedir...

Ülkemizde Kakara ve kikiri ile geçirilen eğitim hayatının öğrencilerimize çocuklarımıza katacağı bir şey olmadığını yıllar sonra bir meslek edinmeye veya bir iş sahibi olmaya geldiğinde o gerçek ile yüzleşmiş oluyoruz, olacağız da

Ülkemizde, devlet ve özel üniversiteler olarak, yüzlerce üniversite var, ancak her üniversite de aynı eğitim kalitesini yakalamak biraz zor tabi ki...

Özel kolej olsun Üniversite olsun Paralı eğitim eşitsizliğin bir göstergesidir.

Özele yönelmek yerine milli eğitim sonuna kadar desteklenmeli liyakat sahibi kişiler

Bu Kutsal makama getirilmeli ve o kişide topluma faydalı bireylerin yetişmesi için gayret gösterilmelidir,

Bu olmadığı sürece Ülkemiz çook Ağır bedeller ödemeye devam edecektir.

Yoksa ağır bedeller ödeyeceğimiz gün gibi aşikârdır...

Bir an önce bu eğitim sistemine liyakat sahibi insanlar getirilmelidir.

Eğitim sistemini ciddiye almalıdır.

Saygılar.....


TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.