Bugün, 7 Aralık 2025 Pazar
Efendim geçenlerde başımıza gelen üzücü bir olaydan ötürü Beylikdüzü Merkez Polis Amirliğine yolumuz düştü. Beylikdüzü Polisinin halkla ilişkilerinin muhteşem olduğu herkesce bilinir. Hatta Toplum destekli Polis departmanında ki memur arkadaşları gören, tanıyan suç işlemeye utanır. Ancak karakolun kapısına öyle bir memur koymuşlar ki, akıllara zarar. Gözlerinin Beyaz hocanınkilerden farkı yok. Biri anyaya bakıyor, diğeri konyaya. Televizyon izleyebilmek için verdiği çaba takdire şayan. Giriş kulübesinde oturan bu polis, gelene bağırıyor, gidene hafkuruyor, kapı açıldın mı adama birşeyler oluyor. Televizyon keyfini bozan vatandaşların üzerine kusacak neredeyse. Bir çocuk gecenin o saatinde görse onu, kesin rüyasına girer, çocuk altına işer vesselam. Polis teşkilatının yüz karası pejmürde polis aklıma geldikçe utanıyorum.
Belli ki emekliliği yaklaşmış yada geçmiş, üstü başı perişan, kendinden haberi yok bir hali var. Karakola girmek isteyenin üzerine saldırıyor. Bir kayıp vakasından dolayı orada bulunduk. Bir yakınımız kaybolmuş, acılıyız. ( daha bir kaç ay önce, Beylikdüzü Toplum Destekli Polis Amirliği, Gazetemiz İmtiyaz Sahibi babam Nezir Karayün'e sürpriz doğum günü hazırlamıştı) Başbakanlığın verdiği sarı basın kartı sahibi bir gazeteci, kaybolan yakınının bulunması için karakola başvurmaya gidiyor ve pisikolojisi bozuk, konuşmaktan anlamayan, kör cahil, koklaşmaktan anlayan, polis memuru yaka paça dışarıya atmaya kalkışıyor, üstelik karakolun kapısında bulunan kontrol kulübesinden.
Işaret parmağını yarısına kadar burnuna soktuğuna gözlerimle şahit olduğum bu yüz karası polis memuru pis elleriyle vatandaşa dokunma hakkını kendisinde nasıl bulur bunu merak ediyorum öğrenmek istiyorum. 5 Mart Pazartesi akşamı bu polis memurundan memnun kalan bir tek vatandaş gösterin bana. Benim vergilerimle beline takılan silaha güvenerek, kabadayılık yapan ve vatandaşa rahat vermeyen bu adamın pisikolojik sorunları olduğunu düşünüyorum. Beylikdüzü polisi gibi kibar bir teşkilatı böyle bir adamın kirletmesi akıl alır gibi değil. Hiç bir sert çıkışı olmayan, hakaret etmeyen, küfür etmeyen, el hareketi yapmayan bir vatandaşı sen kim oluyorsunda, devletin kurumuından yaka paça dışarı atmaya kalkışıyorsun. Tek sebep televizyon keyfini bozmamızdır. Ben o soğukda 4 saat dışarıda beklerken, dönüp dönüp suratımıza hafkuran pisikolojik sıkıntılı herif devletin sıcacık kulübesinde, pür dikkat dizi izlerken burnunu karıştırdı.
Böyle bir şahsiyetin rehabilite edilmesi gerekir. Müdehale edilmez ise, içişleri bakanlığına kadar gidip, böyle bir adamın, bu kutsal meslekte olmaması gerektiğini söyleyeceğim. Nefesim yettiğince böylelerinin vatandaşa eziyet etmesini engellemeye çalışacağım. Kim bilir defalarca vatandaşa neler etti bu herif. Ama bu kez sert kayaya çarptı. Yıl 1980 değil, yıl 2012 dünya kenti İstanbulda yaşıyoruz. Beylikdüzü gibi bir metropolde, keyfine göre kestane pişiremezsin. Takipçisi olacağım.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.
