Ateizmin Bazen İçinde, Bazen Kenarında Git Gelleri Var
Azizim, dün akşam vakti bir yakınımı ziyarete gittim. Yaşlı ve hasta kendisi…
Orada ilk kez gördüğüm, Samsun OMÜ’den bir Fizik profesörü ile karşılaştım.
50’li yaşlarda, top sakallı, uzun saçlı, saçları dağınık… Ve kafasının içi, dışından daha fazla dağınık.
Biraz sohbet ettik. Kafasında bir sürü nedenler ve niçinler var. Ateizmin bazen içinde, bazen kenarında git gelleri var.
Kafasında bir sürü sorular var; iman ile kendisi arasında bir kısım engel taşlar var. O engel taşlar da öyle büyük kaya cinsinden değil… Usta bir ilahiyatçı ayağının ucuyla vurup, onları kaldırabilir aslında.
Ama yarım saatlik sohbetimiz bunun için yeterli olmadı doğrusu…
Ve bana şunu söyledi:
“Ben İslam coğrafyasında doğan 50 yaşında bir köy çocuğuyum. Anam, babam, dedem, ninem dindar ve mütedeyyinler. Böyle bir iklimde büyüdüm. Günümüz ilahiyatçıları dini anlayıp yorumlamakta çok geride kalmışlar. Bunlar beni dahi ikna edemiyorlar, kaldı ki günümüz gençliğini…” dedi.
Adam hastalığı nasıl da doğru teşhis etmiş…
Ve bana şunu da söyledi, çok üzüldüm doğrusu:
“Ben şu anda Hristiyan din adamlarının konferans ve vaazlarını dinliyorum. Onlar daha akli konuşuyorlar.”
Amasya’nın Taşova’sının kırsal bir Sünni köyünde doğup büyüyen bir profesörün hali pürmelali…
Ya günümüz gençliğinin durumunu düşünün…
Ve tevafuk ya, bugün de Celal Hoca yazısını bana gönderdi. Ben de dostlarla paylaştım.
Fi emanillah…
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.