Kadınlarımıza çağdaş hakların verildiği seçme-seçilme hakkıyla her platformda kadınlarımızı görmekteyiz..Ama bu sayının yeterli olmadığı görülmektedir. Günümüzde kadın bilincinin oluşması dünya standartlarına göre çok geri..Kadınlarımız modern Türkiye de daha yeni yeni iş sahalarından , spora , siyasetten koltuğa , STK lardan başbakanlığa , valiliğe ve emniyet müdürlüğüne kadar yükseldiklerini, görev aldıklarını , askeri üniforma giydiklerini gördük, yaşadık..Bu sayı çok az tabi..İlk kadın bakan,bir başbakan 3 vali iki de sanırım emniyet müdürlüğü verildi. Belediye başkanlıkları keza yine öğle. Acaba başarılı oldular mı değerlendirilmesini size bırakıyorum. Ben sadece Şişli belediye başkanlığına seçilen iki bayan başkanı ele almak istiyorum..Biri ünlü , diğeri malumunuz Gülay hanımefendi.. Yolsuzlukları İsviçre ye kadar uzandı.. Yüce meclisimiz dekiler tüm gayretleri gösteriyorlar. Meclis başkan yardımcılarımız da parlamentomuza adeta renk kattılar.. Keşke sayılarını dahada çoğaltabilseydik. Saygınlık itibar dahada çok olur kavga dövüş, sataşmalar dahada az yaşanırdı.. Daire müdürlükleri , yönetim kurulu üyelikleri ve banka müdürü ol arakta sayıları dahada fazlalaştı..Özellikle banka memuresi olarak erkeklerden daha şanslılar.
Eğitimci gözüyle bayan öğretmenlerin çokluğu beni hayli mutlu etmiştir. Zira bayan öğretmenin olduğu yerde saygınlık ve ölçü her zaman yerini korumuştur. Ben öğrencilerime özellikle kızlara ; öğretmen olmaları yönünde tavsiyelerimi sık sık yapardım. Eşi mide örnek göstererek tabi. Ama sağlanan aşırı kayırmalar , sızlanmalarda olmadı değil.. Sağlık tada Türkan Akyol u gördük ve bence başarılıydı..Bayan doktorlardaki artış daha da memnun edici. Hastalar dahada rahatlıkla dertlerini söylemeye başladılar..Lakin bu sayıda yetmemiş olacak ki ithal doktorlara da kapıyı açtık..Bir başka geçerli meslek ol arakta sekreterlikten yana iş bulma olanağı hayli fazla..Hele birde sertifika ve yabancı dil bilenler kapanın elinde kalıyor. Spor ada uzanan bayanlar ligi hayli neşeli geçiyor..Birde bu başarıları şampiyonlukla taçlandırırken 'sultanlar' olarak da manşetleri süsledi..Sporcu olur da hakem olmaz mı oda oldu..Hava yolları uçan melekleriyle sükse yaptı. Tek tük taksicilere , tır şoförlüğünün yanında köylerimizde de traktörlerde görür olduk..
Yukarıdaki paragraflar diplomalı olanlar..Ya asıl kadınlarımız..Madalyonun bu yüzü içler acısı.. Şiddeti ele almadan geçmek istemiyorum. 70 milyonun yarısı kadın olarak düşünülürse bunun % 40' ı şiddete maruz kalıyor..Resmi rakamlar bu..Ya ağzı dili olmayanlar..Bu yüzdendir ki 'Türkiye de kadının adı yok.. Karadeniz'den tutun iç Anadolu, doğu ve Güneydoğuda durum ve tutum dahada farklı..Sırtındaki sepetiyle, elindeki küreği , torbasıyla kızgın güneşte pamuk toplayan kadınlarımızı, yani gerçek köylü kadınlarımızı da ele alayım. Onlar tarlada doğum yaparlar vede aslan gibi .Lakin şansları bir o kadarda rast gitmez..Hastalanır doktor bulamaz..doğumun ardından yallah tarlaya..Elleri nasırlaşan eli öpülesi gerçek kadınlarımız bunlardır. Hiç bir sosyal dayanağı olmayan kadınlarımız..Söz hakları yoktur..Günü gelir erken evlendirilir, kızların mal hakkı da yoktur..Ne varsa erkek oğlana verilerek büyük bir ayırımda görülür..Yaş farkına bakılmaksızın evlendirilen masum kızlar..Birde töre..alsana yıllarca süren uyuşmazlık..Bunları yanlış da anlamayın ha..Ben sadece ezilenleri söylüyorum..ama yer , toprak fazla olursa ister istemez görev almak zorunluğu var.Son yıllarda okuma seferberliği sayesinde okur -yazar oranı % 70 leri yakaladı..Okul yerine çalışan kızlarımız alınan tedbirlerle okula gönderilmeye başlandı..
Ceza korkusundan..Ama orta öğretimde yine aksamalar sürüyor.. Karsdaki meslektaşımı ulusal medyada gördüm..Tek tek evleri gezip kızların ebeveynlerini ikna ederek onlarca kız çocuğuna okul yolunu açmış..İlköğretimden sonrası uçurum..Hali vakti iyi olanlar şanslı, ya diğerleri..
Farklı iki tablo ortaya çıkardım. 3. tablodaki bayanlar ada az değineyim... lüks içinde emrinde şoförü, yanında kuaförü saygın hanımlar..Bir dediği iki olmayan ,servet sahibi şanslı bayanlar ki Allah versin..Onlara lafımız yok..Ağalarının ensesi kalın , cebi şişkin..ye ye bitmez..Nereye harcayacaklarını bilmezler..Varsın harcasınlar..Kocalarının her nasılsa kazandığı paralardır.Sayıları çok az ama çokça manşetlere yansıyan, görülen sık evlilik yapan şık bayanlar..Bunları es geçiyorum. Çalışan bayanlarımız, idarecilerimiz, yöneticilerimiz..Bunların sıkıntısı çok şükür yok..Gül gibi geçinip gidilir..Sosyal haklarının bilinci içinde yaşamlarını devam ettirmeye çalışırlar..ya madalyonun öbür yüzündeki kadınlarımız, kızlarımız.. Onlar; hak hukuk adalet çerçevesi içine ne zaman alınacak..Buralara kadar uzanılarak eğitimle her şey düzelir derken gününü kutlu, şiddetsiz, daha bilinçli bir toplum olarak baş tacımızsınız diyorum..