TÜRKİYE’NİN KURTULUŞU TERSİNE GÖÇE BAĞLI
Bundan 50-60 yıl önce başlayan köyden kente göç furyası bu gün ülkemizi ekonomik açıdan büyük bir çıkmazın içine sürüklemiştir. Tüm köylerde tarlalar artık ekilip biçilmemektedir. Bunun iki nedeni vardır. Birincisi köylerde tarlaları ekip biçecek genç nüfus kalmamıştır. İkincisi ise köylü ekip biçtiği, ürettiği ürüne pazar bulamamaktadır. Köylü her üründen zarar ettiğinden artık ekmemek ekmekten daha kazançlı görünmektedir.
Buna canlı örneği kendi doğup büyüdüğüm kasabamdan vermek istiyorum. Burası Amasya iline bağlı Hamamözü ilçesi. Nahiye iken 1992 yılında ilçe yapılmış. 1600 nüfuslu bir yerleşim merkezi. Bir o kadar nüfus da Ankara, İstanbul, İzmir ve diğer illerde yaşıyor. Birçok ev de metruk olarak duruyor. Son yıllarda emekli olanlar baba evlerine dönmeye başladılar.
Hamamözü 650 metre rakıma sahip dört tarafı 1800 metre yüksekliği bulan çam ormanlarıyla kaplı sıra dağların ortasında bulunuyor. Karadeniz ve iç Anadolu ikliminin kesiştiği bir bölge. Sulanabilen verimli topraklara sahip.
Hamamözü’nde 1955’ lı ve 1960’lı yıllarda henüz köyden kente göç dalgası başlamamışken şeker pancarı, kendir, tütün, arpa, buğday, nohut, mercimek, pırasa, lahana, elma, armut, üzüm, kiraz başta olmak üzere narenciye hariç her çeşit ürün yetiştirilirdi. Yaklaşık 4-5 bin ton şeker pancarı, bin ton kendir, 5 ton tütün, 500 ton Amasya elması yetiştirilirdi. Bunun dışında inekler, danalar ve mandalar ayrı olmak üzere 3 ayrı hayvan sürüsü hergün yaylıma çıkardı. Her evde ortalama 30 tane tavuk bulunurdu. O zamanlar traktör yoktu. Tarlalar at ve öküzlerle sürülürdü. Ne zaman ki taşı toprağı altın diye büyük kentlere göç furyası başladı, bütün bu sistem yerle bir oldu. Şimdi kapısının önündeki bahçeye sebze maydanoz eken kimse kalmadı. Herkes ihtiyacını pazardan temin ediyor.
Türkiye ekonomisinin düzeltilmesi için kentten köye tersine bir göçün başlatılma zamanı gelmiş ve geçmektedir. Artık çoraklaşmaya yüz tutan köylerdeki tarlalar sürülmeli ve ekilmelidir. Üretime kazandırılmalıdır. Bunun için bir sübvansiyona ihtiyaç var. Gerekirse kentlerde yaşayanlara kelle vergisi konmalıdır. Köyüne dönmek isteyenlere ciddi yardımlar yapılmalıdır.
Suriye’den gelen mültecilere yapılan yardımlar göz önüne alındığında çok daha az bedelle yapılabilecek büyük bir operasyondur. Hem büyük metropoller korkunç nüfus yoğunluğundan kurtulur. Hem de üreten bir ülke oluruz.