Bizleri yöneten yöneticiler, mağdem bir yanlışlık vardı bu hesapları düzenleyen kişiler basiresiz hesap bilmeyen kişilermiydi? Emekli zar, zor ay başını getirmeye çalışırken ailece ete, balığa hasret yediği bir lokmanın huzurunu kaçırmakta neyin nesi? Fazla varilen maaşlar lafı nereden ortaya çıktı? Şimdiye kadar emeklinin hak ettiklerini gasp edenler zamanında emekliye neden ödeme yapmadılar.
Şimdi dahi geçindiremeyen maaşlardan, kesintiler olacakmış. Halkına huzur, güven ve yaşam güzelliğini vaad eden siyasiler, yönetimi kazanınca verdikleri sözleri birer, birer unutucaklar mı? Dertleri boğazına kadar çıkmış insanları daha ne halllere sokacaklar.
Üniversite gençliğinin ağzına bir damla bal akıtıp, harçları kaldırdık diyeceksiniz. Peki üvey evlat gibi diğer talebelerin haklı harç isteklerini cop ve biber gazı ile yüzlerine doğru bakıp alay eder gibi sıkacaksınız. Adalette hak her yurttaşın kanun önünde eşitliğidir. Iki ayrı zıt fikir olamaz buda zaten adalet sayılmaz?
Beş buçuk yaşındaki çocukların okulları açıldı. Bakalım neler yaşanacak, neler göreceğiz. Okulların sınıfları, alt yapıya cevap verebilecek mi? Bir çok okulun hala hazırlanmadığı oratada gazete ve tv haberlerinde görmekteyiz. Tayinleri çıkan öğretmenler sevinç çığlıkları atarken diğer yandan tayinleri çıkmamış öğretmenler ağlamaklı.
Son umut ve tesellimiz Vatanını sevip düşünebilen siyasilerin el ele veripte bu çıkmaz bataklık yollardan doğruya yönlendirip birlik beraberliği sağlaması huzuru ortaya koymaları! Inşaallah.......
Saygılarımla.
Haftanın Şiiri
Güldürmeyenler Utansın
Bize yaşam güzelliğini
Özletenler karşımıza geçipte.
Sadece bakıyorsunuz.
Bu kadar zormuydu.
Acıları unutturmak.
Verdiğiniz sözlerde.
Neden durmuyorsunuz.
Güzel günler vaadedip.
Tüketip durdunuz.
Acılarla yoğurup.
Bizleri unuttunuz.
İncilen gönülleri.
Düzeltmek var'iken.
Ömürler geçmeden.
Biraz güldürünüz.
Şimdi herkes yürüyor.
Yol nerede bitecek.
Vaadler unutulmuş.
Yanlışlar sürüyor.
Anlaşıldı her biriniz.
Ben doğruyum diyor.
Yeter be beyler.
Yaptıklarınız deli ediyor.