Ulaş Salih Özdemir

Tarih: 27.01.2014 11:55

Gittim...Gördüm...Yazdım...'İmam Hatipler Üzerine'

Facebook Twitter Linked-in

 Alan değişikliği ile sosyal bilgiler öğretmenliğinden, tarih öğretmenliğine geçtim. Yeni görev yerim Anadolu İmam Hatip Lisesi oldu. Gerçekten heyecan verici bir deneyimin beni beklediğini biliyordum. Daha önce maaşımın gereği olarak görev yapmadım. Lakin yine de eski okullarımda sadece öğretmenlik görevden ibarettir anlayışı söz konusu idi. Görevini yap… derse zamanında gir çık… nöbeti tut… gerekli gereksiz evrakları idarenin istediği zamanda hazırla… idarenin başını ağrıtma… veli ile idareyi karşı karşıya getirme senden iyisi yoktur.  Dersi anlatmışsın anlatmamışsın… Hakkını vermişsin vermemişsin… İnanın istisnaları bir kenara bırakacak olursak pek de kimsenin umurunda değil.
Ama Anadolu İmam Hatip Lisesinde durum sanki başka gibi… Daha ilk girişte o havayı (eskisi gibi olmasa da) teneffüs edebiliyorsunuz. Burada ki misyonunuz, vizyonunuz ya da adı her ne ise; bakış açınız değişiyor. Kendimi birden öğretmenlikten, eğitmenliğe geçmiş buldum. Artık ben bir eğitici idim. Durumlar değişmişti. Ve ben bu yeni halden, değişik bir haz almaktaydım. Belki de eğitim-öğretim hayatımda almadığım hazzı alıyordum. Gözünün içine bakanlar, seni her şekilde taklit ediyorlardı. Ve her şeye hazırlıklı idiler. Acaba bunu anlatırsam birileri rahatsız olur mu? Düşüncesi yoktu. Kız erkek sınıfların ayrı olması da bir başka avantaj…
Bazı kesimlerin ciddi tepkisini çekse de İmam Hatip okulları (ortaokul/ lise/ Anadolu lisesi ) yurdun dört bir köşesinde açılmaya başladı. 5. Sınıftan itibaren başlayan imam hatipler 12. Sınıfa kadar aralıksız devam edebilmekte. İmam hatiplilerin önündeki en önemli engel olan Üniversite sınavlarındaki haksız katsayı rekabeti de bertaraf edildikten sonra bu okullar tekrar sürgünler ve filizler vermeye muktedir gibi görünmektedirler. 
MEB’in diğer okullarının aksine bu okullara veli tarafından ciddi teveccüh olduğu kaçınılamaz bir gerçek. Bu teveccüh sadece evlatlarını göndermekle de sınırlı kalmamakta, maddi olarak yeni açılan bu okulların arkasındalar. Okulların teknik açıdan birçok sorunu, okul-aile iş birliği sayesinde kısa sürede bitiyor. Hatta siyasi iradenin, Hükümet ve devlet kaynaklarının bu okullara aktığı da yadsınamaz bir gerçek. Zaten öyle de olmalıydı. Ama…
Kimseler çıkıp bu konuda siyasi iradeyi suçlamamalı bu okullara ve insanlara, öğrencilerine yıllar var ki vebalı muamelesi yapıldı. Ötelendiler, onurları ile oynandı, örselendiler. Katsayı mezalimine maruz bırakıldılar. Bu okullara gidiyorsanız ölü yıkamayı göze alın, imamdan başka bir şey olamazsınız dendi. Devlet kademelerine dahi sokulmadı. Geçtim askeriye okullarına girmeyi, polis okullarının yanından bile geçirilmedi masum Anadolu halkının garip guraba evlatları… Ortalıklara saçıldılar. Bu okula bir avuç idealist insanların evlatları gitti. Kaç insanın belkide mevki ve kariyer noktasında canına kastedildi.
Bu haksız uygulamalar hamdolsun ki son buldu. Yeniden bu okullar eski günlerine ulaşmanın heyecanı içinde kıvranıp durmaktalar.
PEKİ, İMAM HATİPLER ESKİ GÜNLERİNE KAVUŞABİLECEK Mİ? 
Bu durumun kısa vade olabileceğini ön görmemekle beraber. Çok da uzun sürmeyeceği kanaati ben de hâsıl olmakta. 
Lakin bu değerli eğitim ve öğretim yuvalarının önünde ciddi handikaplar var. Bunlar neler kısaca sıralayalım:
*** İmam hatiplere gelen öğrenci kalitesinin ciddi anlamda düşük olması.
Bu konuyu biraz değerlendirelim. Bu okullara giden öğrenciler özellikle lise bazında değerlendirildiğinde şu çarpıcı sonuçlar karşımıza çıkmakta.
1. Öğrenciler hedefsiz…
2.SBS sınavlarında ekseriyetle başarısız olan öğrenciler bu okullara gitmekte. 
3.Not ortalamaları ciddi derecede düşük bir öğrenci silsilesi mevcut.
4.Hiç bir okula yerleşememiş çocuklar, düz liselerde kapanınca veliler tarafından bari imam hatibe gitsin havasında
5.Boşanmış ailelerin çocukları tarafından da tercih edilmekte, Bu sosyal olguda beraberinde sorunları okul ortamına taşımakta.
6. Bir yerde dikiş tutturamamış, toplum tarafından dışlanmış, kavgacı, sorunlu, ahlak zafiyeti gösterenler bir umut toplanırlar edası ile gönderilmiş
7. Sınıf tekrarı yapan öğrenciler bu okulları tercih edenler zümresinde bu durum da okulların seviyesini düşürmekte
*** İmam Hatip okul kültürünün yeniden tesis edilmesinin uzun yıllar alınacağı gerçeği
*** Bu okullarda kısa vadede ellerinde sanki sihirli bir değnek varmışçasına, olağanüstü başarı beklenmesi
*** Okulu eskisi gibi arka bahçe olarak kullanma sevdasında olanların gayreti
*** Okul özelinde ve genelinde dini yapıların okulu kontrol altına almak için yaptıkları güç savaşı, tarafgirlik anlayışı, benden olsunda kötüde olsa olur bakış açısı…
*** Ortaokullarla liselilerin aynı binada eğitim ve öğretim alması ki bu doğuracağı olumsuz sonuçlar değerlendirildiğinde ciddi sıkıntılar çıkarır potansiyele sahip olması. Örneğin 11 yaşındaki bir sabi ile 18-20 yaşındaki bir gencin aynı tuvaleti kullanmaları vb.
*** Kadro noktasında yaşanılan yetersizlikler.
*** Öğretmenlerin işin ehemmiyetini kavrayamaması…
*** İmam Hatip kültürünü bilmeyen yöneticilerin bu okullarda ki varlığı
Bu sorunları daha da uzatabiliriz. LAKİN BİZ İYİ TARAFLARINDAN BAKALIM… Bu okullar ülkede ciddi anlamda dini eksiklikleri kapatır görünmekte. Eski şaşalı günlerine kavuşursa bu topraklarda güzellikler neşvünema bulur inşaallah.
Bu okulların açılmasına vesile olan başta necip milletimiz, BAŞBAKANIMIZ ve SİYASİ İRADE ile bu değerli okullara destek olanlara tekrar tekrar binlerce kez teşekkür ederim. Bu işin ecri ve sevabını her iki dünya da alırlar umarım.
Yazımı da bir nükteli söz ile bitireyim
Ya olmasalardı ( imam-hatip) meşhur bir siyasetçinin dediği gibi: “Ölümüzü yıkatacak adam ( imam ) bulamazdık…”

Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —