7.03.2016 21:27:57

Filiz Keleş

Tarihçesi herkes tarafından üç aşağı beş yukarı bilinen 8 Mart, Türkiye’de kadın hareketi, sosyalist hareket ve feministler arasında, hangi kadının günü olduğu belli olmadan kutlanmaya devam ediyor.  
Acaba soruyor mu kadınlarımız kendilerine, Peygamber Efendimizin el üstünde tuttuğu, Osmanlı’nın devleti yönetmeye müsaade ettiği kadınlar neden 3. sayfa manşetlerinde gazetelere, akşam haberlerinde ekranlara düştü. 
Türk kadınına ne oldu? Ne oldu da onuru ayaklar altına alındı? Savaş cephelerinde erkeklerle omuz omuza çarpışan Türk kadının 21. yüzyılda içler acısı halinin sebebi kim? Erkek'ler mi?  
Yapmayın Allah aşkına kendinize gelin kadınlar, hayvanlar bile kışkırtmadığınız incitmediğiniz sürece insana saldırmaz, bu onun doğasında vardır? Tetiklersen savunma mekanizmasını harekete geçirirsin. 
Cephelerde erkeklerle omuz omuza savaşan; Nene Hatun, Halide Onbaşı (Edip Adıvar), Nezahat Onbaşı, Şerife Bacı , Fatma Seher Erden (Erzurumlu Kara Fatma),Halime Çavuş (Kocabıyık), Hafız Selman İzbeli, Gördesli Makbule Hanım, Çete Emir Ayşe, Tayyar Rahmiye, Tarsuslu Kara Fatma (Adile Onbaşı), Kılavuz Hatice, Saime Hanım, Yirik Fatma, Naciye Hanım, Faika Hakkı Sultan Hanım, Süreyya Sülün Hanım, Nazife Kadın,  Domaniçli Habibe, Satı Çırpan, Bitlis Defterdarının Hanımı. 
İnönü Savaşlarına Katılan ve Madalya Alan 12 Kadından İsimleri Tespit Edilenler: Ali kızı Alime, Hacı Osman kızı Fatma, Besim kızı Şükriye, Musa kızı Fatma, Veli Onbaşı kızı Ayşe, Molla İbrahim kızı Fatma, Ali kızı Ayşe, Molla Hasan kızı Fatma… (vb) 
Belgelerde adına rastlanmayan daha binlerce eli öpülesi, kahraman Türk kadını ne oldu sana, kimler karalıyor geçmişini kimler öpülesi ellerini çürüyen etlerini kapamak için siper ettiriyor sana, kim? Kimler? ve asıl soru NEDEN?
Köyde, şehirde, özel arabasında yada tezek içinde, cezaevinde, köşk’ te, gecekonduda, tatilde, Boğaz’ da, sefada, cefada, koca dayağında, işkencede, kayakta, saunada, sporda, güzellik salonunda, ev temizliğinde, tarlada, yüzüne kezzap atılmış halde yada yüzüne güzellik maskesi yapılmış, işte, evde, okulda, kaldırımlarda ……  pardon hangi kadınların günü kutlanıyor?
Mahalle aralarında çöp kovalarından 1 parça ekmek uğruna plastik şişe, karton kutu arayan kadınlar, Kahvede kocası okey oynar iken ev temizliğine gidip gündelikçi çalışan kadınlar,  otizmli çocuğu için ailesi tarafından dışlanan hor görülen ve hayat mücadelesi veren kadınlar,  tarlada bağda alın terini toprağa akıtan elleri nasır tutmuş kadınlar, evde yemeğini hazırlayıp çocuklarını doyuran el emekleriyle aile bütçesine katkı sağlayan kadınlar, sabahın ilk ışıklarıyla hayata gözlerini açıp hazırladığı kahvaltı sofrasında eşini çocuklarını doyurup işe okula gönderen ardından kendisi işyerine doğru yola çıkan kadınlar, akşam eve hepsinden önce gelmek uğruna koşuşturan işçi kadınlar, bir yetime kol kanat geren kadınlar, aileleri tarafından evlenmeye zorlanan kadınlar, dayak yiyen kadınlar, kaldırımlarda arka sokaklarda kalan kadınlar, eğitimsiz kadınlar, eğitimli kadınlar, doğulu, batılı, kuzeyli, güneyli kadınlar hepiniz hepimiz için 8 Mart varmış, kutlanacakmış. 
Yemeklerde, davetlerde, kahveli, çaylı, şampanyalı, viskili, havyarlı, pastalı, kurabiyeli, kırmızı karanfiller, pembe güllerle, yürüyüşler, geziler, şarkılar, türküler, halaylar eşliğinde belki de…. Peki sonra?.... ne olacak 9 Martta?
Hayallerinizi yüksek tutmayın, bir şey olacağı yok!... 
21. yüzyılda kadına karşı işlenen şiddetin 3. sayfa haberlerinin manşetlerini oluşturduğu, akşam haberlerinde sokaklarda bıçaklanan, dayak yiyen kadınlarımızın boy boy gösterildiği bu haber adı altında ki gösterimler sırasında haberleri izleyen ve bin bir güçlükle geleceğe hazırladığımız çocuklarımızın psikolojileri konunun neresinden tutarsanız tutun elinizde kalacak. 
Aşkına karşılık bulamadığında eski sevgilisi veya kocası, kayınbiraderi, kayınpederi, komşusu, kocasının arkadaşı tarafından veya namus davası diye kardeşleri, babası tarafından bıçaklanan, öldürülen, üzerine kezzap atılıp yakılan, elleri kolları kesilen, valizde, çantada ceset parçaları çöpe atılan, üstüne çimento döküp gömülen kadınların haberlerini izlemeye ah vah çekmeye devam edeceğiz. Boş, boş işler ile uğraşıyoruz. 
Kadınları sadece 8 Mart’ ta hatırlamayın, sevmesini koruyup kollamasını beceremeyecekseniz de sahiplenmeyin. Siz erkekler kadınlarınızı yeryüzünün neresinde olursa olsun, Doğuda, batıda da bir gül gibi soldurmamaya özen gösterip, kristal cam bardak gibi tutup kırmamaya dikkat etmelisiniz. Ve siz kadınlar lütfen bulun nerede eksik yapıyoruz yada fazla neden onurumuz ayaklar altında bulun, bunu yapabilecek zeka dünya üzerinde hiçbir varlığa verilmemiş daha.
Ana, bacı, kız kardeş, evlat , hala, teyze, komşu kadınların kendini güvende hissedeceği, hakkı olan yaşam şartlarına sahip olacağı, şiddete, baskıya uğramadan hayatını devam ettireceği bir Kadınlar Günü temenni ediyorum.

TÜM YAZARLAR

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.